Sadece bir anlığına durun ve düşünün: Hayatınızda sizi en çok etkileyen kişiler kimler? Büyük ihtimalle ailenizden birkaç isim, belki de yakın arkadaşlarınız aklınıza gelecek; ancak listenizde mutlaka bir öğretmeniniz de yer alacaktır.
Belki ilkokulda size okuma yazma öğreten, belki lisede en umudunuz kırıldığı anda potansiyelinizi fark etmenizi sağlayan ya da üniversitede size yepyeni ufuklar açan biri…
Bilginin ve bilgeliğin meşalesini nesilden nesile taşıyan her bir öğretmen kariyeri boyunca binlerce öğrencinin hayatına dokunur.
Her bir etkileşim, her bir ders, her bir gülümseme ve teşvik edici söz, bir öğrencinin geleceğini değiştirme potansiyeline sahiptir.
Bir yazar, bir öğretmen, bir matematikçi, bir bilim adamı ya da bir sanatçı olmaya karar veren pek çok kişi aslında bu kararı öğretmeninin ilham veren rehberliği sayesinde almıştır.
Biliyoruz ki, bir toplumun geleceği okullarda şekillenir. Ve bu geleceği şekillendiren ise öğretmenlerin elleridir.
Geleceğimizin mimarı olan öğretmenlerimize, hak ettikleri değeri yılda bir gün değil her gün vermek gerekse de; öğretmenlik mesleğinin önemini vurgulamak ve öğretmenleri onurlandırmak amacıyla kutlanan Öğretmenler Günü’nün özel bir yeri vardır.
Türkiye’de her yıl 24 Kasım’da kutlanan Öğretmenler Günü, eğitim dünyasında büyük bir öneme sahiptir. Öğretmenler Günü, yalnızca öğretmenlerin değil, aynı zamanda eğitim sisteminin de gelişimi açısından önemli bir gündür.
Çünkü eğitim, toplumların geleceğini şekillendiren en önemli unsurlardan biridir ve öğretmenler, bu sürecin en temel taşlarını oluşturan kişilerdir.
Öğretmenler Günü’nü Kim İlan Etmiştir?
Öğretmenler Günü’nün kökenleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’e dayanmaktadır. 24 Kasım 1928, Atatürk’ün “Millet Mektepleri’nin Başöğretmenliği” ünvanını resmen kabul ettiği tarihtir.
Bu ünvan, Atatürk’ün eğitime verdiği önemin bir simgesi olarak kabul edilir ve Türkiye’nin modernleşme sürecinde eğitimin rolünü pekiştiren bir adım olarak öne çıkar.
Atatürk, eğitimin toplum için kritik bir yapı taşı olduğuna inanırdı. Bunun doğal bir sonucu olarak öğretmenleri bu sürecin en önemli aktörleri olarak gördü.
Eğitimin sadece bireyleri değil, toplumu da dönüştüren bir güç olduğunu bilen Atatürk, öğretmenlerin görevlerini en iyi şekilde yerine getirebilmesi için gerekli tüm destek ve kaynakların sağlanması gerektiğini savunan bir liderdi.
Bu nedenle, Öğretmenler Günü, Atatürk’ün eğitimle ilgili vizyonunu ve öğretmenlere duyduğu saygıyı da simgeleyen bir gündür.
Öğretmenler Günü’nün resmi olarak kutlanması ise 1981 yılında, Atatürk’ün doğumunun 100. yılına denk gelen bir dönemde gerçekleşmiştir.
1981’de Atatürk’ün başöğretmen oluşunun yıldönümünün, ülke çapında Öğretmenler Günü olarak kutlanmasına karar verilmiştir.
Bu karar, Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınmış ve 24 Kasım, resmî olarak Öğretmenler Günü olarak ilan edilmiştir.
Bu resmi ilan, öğretmenlerin toplumdaki yerini pekiştirirken geleceğimizin teminatı olan çocukların eğitimine önem verilmesi gerekliliğinin de altını çizmektedir.
24 Kasım Öğretmenler Günü, öğretmenlerin özverili çalışmalarının ve fedakârlıklarının takdir edilmesi için büyük bir fırsat sunmakta ve toplumun eğitim alanındaki kazanımlarını hatırlatma işlevi görmektedir.
Öğretmenler Günü’nün Önemi
Öğretmenler Günü, öğretmenlerin toplumdaki rolünü ve eğitimdeki vazgeçilmez yerini kutlamak için bir fırsat sunar.
Bu özel gün her yıl 24 Kasım tarihinde öğretmenlerin mesleki başarılarını takdir etmek, onlara moral vermek ve topluma olan katkılarını hatırlatmak amacıyla kutlanır.
Öğrenciler, veliler ve tüm eğitim camiası, bu özel günde öğretmenlerine teşekkürlerini sunar ve onlara olan minnetlerini bir kez daha vurgular.
Öğretmenler Günü’nün kutlanması, eğitim sisteminin karşılaştığı zorlukları ve öğretmenlerin karşılaştığı engelleri de gündeme getirerek toplumda eğitim konusundaki farkındalığı artırma fırsatı sunar.
Bu bağlamda, öğrenci-öğretmen ilişkisi, eğitimdeki başarıyı daha da pekiştiren bir etken olarak karşımıza çıkar.
Öğretmenler, yalnızca bilgi aktarımında değil, aynı zamanda öğrencilerin karakter gelişiminde de titizlikle ve farkındalıkla hareket ederek onların mükemmel bireyler olmalarına yardımcı olur.
Bu durum, eğitim sürecinin sadece akademik bilgi ile sınırlı kalmayıp duygusal ve sosyal gelişimi de kapsadığının en güzel örneğidir.
Öğretmenler Günü Tüm Dünyada Kutlanıyor
Öğretmenler Günü, Türkiye dışındaki diğer pek çok ülkede farklı tarihlerde ve çeşitli biçimlerde kutlanmaktadır. 5 Ekim, UNESCO’nun tavsiyesiyle Dünya Öğretmenler Günü olarak kabul edilmiştir.
Bu tarih, 1966 yılında Paris’te gerçekleşen “Öğretmenlerin Statüsü Hükümetlerarası Özel Konferansı”nın sona erip UNESCO ve ILO tarafından “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi”nin kabul edilmesinin yıldönümüdür.
5 Ekim, dünya genelinde öğretmenlerin haklarının korunması ve eğitim sistemlerinin güçlendirilmesi için bir çağrı niteliği taşımaktadır.
Günümüzde pek çok ülke, farklı farklı tarihlerde de olsa Öğretmenler Günü’nü kutlayarak eğitim alanında yaşanan sorunlara dikkat çekmekte ve öğretmenlerin toplum üzerindeki etkisini vurgulamaktadır.
Eğitimdeki gelişmelerin öğretmenlerin nitelikleri ile doğru orantılı olduğu göz önünde bulundurulduğunda öğretmenlerimize olan minnetimizi ve saygımızı bir kez daha dile getirmenin, onların topluma kattığı değeri her zaman hatırlamak ve desteklemek için önemli bir adım olduğu görülebilir.
